Anayasa Mahkemesi (AYM), sokak köpeklerini 'uyutma'yı içeren ve 30 Temmuz'da Meclis'ten geçen tartışmalı kanun teklifini esastan incelemeye karar verdi. Kanunun 2 Ağustos'ta yürürlüğe girmesinin ardından Niğde ve Ankara Altındağ'da çok sayıda köpek ölü bulunmuştu. CHP, 15 Ağustos'ta kanunun 17 maddesinden 16'sının iptali ve yürürlüğünün durdurulması için AYM'ye başvurmuştu. AYM, başvuruyu eksiksiz buldu ve davanın esastan görülmesine karar verdi.
5 Eylül 2024

Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde Ayhan Bora Kaplan ve suç örgütüne ilişkin davada, sanıkların reddi hakim talebi reddedildi. Sanıklar, mahkeme başkanının tarafsız olmadığını iddia ederek talepte bulunmuştu. Savcı, taleplerin yargılamayı uzatma amaçlı olduğunu belirtti. Dava, Ayhan Bora Kaplan ve 61 sanığın suç örgütü kurma, kasten yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma gibi suçlamalarla yargılandığı bir süreçtir.
18 Kasım 2024

AKP'li Midyat Belediyesi'nde yaklaşık 60 milyon liralık yolsuzluk yapıldığı iddiasına dair haberlere erişim engeli getirildi. Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, mahkemenin bu kararı alırken usul ve yasaya aykırı davrandığını belirtti. Anayasa Mahkemesi'nin 5651 sayılı yasanın 9. maddesini iptal etmesine rağmen, Midyat Sulh Ceza Hakimliği'nin bu maddeyi dolaylı yoldan kullanarak erişim engeli kararı verdiği ifade edildi. İfade Özgürlüğü Derneği, bu tür sansür kararlarına karşı hukuki mücadeleye devam edeceğini açıkladı.
17 Ekim 2024

AKP hükümetleri döneminde Anayasa'nın çiğnenmesi alışkanlık haline gelmiş durumda. Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa'daki yeniden aday olmasını engelleyen hükmü çiğneyerek bir sonraki seçimde aday olma arzusunu dile getirdi. Bu durum, AKP içinden de destek görüyor. Aynı zamanda, Türk Ceza Kanunu'nun bir maddesinin Anayasa'ya aykırılığı gerekçesiyle iptal edilmesi, AKP'nin hukuk anlayışının ve muhaliflere tahammülsüzlüğünün bir örneği olarak gösteriliyor.
13 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), ekonomik kriz ve yerel seçim gündemi arasında, Cumhurbaşkanlığı teşkilatı hakkındaki Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin birçok hükmünü iptal etti. Bu karar, Cumhurbaşkanına 'kanunla yapılması gereken işleri kararnameyle yapmama' uyarısında bulunuyor ve anayasayı değiştirme çağrısı yapıyor. Karar, iktidar içindeki çatışmaları ve yeni bir anayasa yapma ihtiyacını gündeme getiriyor. Seçim sonuçlarından bağımsız olarak, Erdoğan için yeni bir anayasa yapma zorunluluğu bulunuyor.
7 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi, 2018 tarihli Kanun Hükmünde Kararname’nin bazı hükümlerini iptal etti. İptal kararları arasında Cumhurbaşkanı'nın rektör atama yetkisi ve Merkez Bankası Başkanı'nın atanmasıyla ilgili düzenlemeler bulunuyor. Mahkeme, bu kararları oybirliğiyle aldı ve iptallerin esas bakımından değil, usul yönünden yapıldığı belirtildi. Yüksek yargı bürokratları, Cumhurbaşkanı'nın rektör atama yetkisinin Anayasa'nın 130. Maddesi'nden doğduğunu ve iptal edilemeyeceğini ifade ediyorlar.
5 Haziran 2024

Meclis Adalet Komisyonu, 'etki ajanlığı' olarak bilinen casusluk faaliyetlerine yönelik cezaları ağırlaştıran bir kanun teklifini kabul etti. Bu düzenlemeye göre, yabancı devlet veya organizasyonlar lehine Türkiye'de casusluk yapanlar üç ila yedi yıl arasında hapis cezasına çarptırılacak. Suçun savaş sırasında işlenmesi veya stratejik kurumlarda görev yapanlar tarafından gerçekleştirilmesi durumunda cezalar daha da artacak. Bu değişiklikler, Türk Ceza Kanunu'na yeni maddeler eklenerek uygulanacak.
23 Ekim 2024

Candan kardeşler ve 19 diğer sanığın organize suç örgütüne üye olmak ve dolandırıcılık suçlarından yargılandığı davada, eski polis memuru Onur Apaydın suç örgütünde yer almaktan pişman olduğunu belirtti. Apaydın, Ümit Saral'ın organize suç örgütünden bahsederek, bu yapı içinde yer almasının nedeninin ailesini korumak olduğunu savundu. Mahkeme, tutuklu sanıkların durumunu 18 Eylül'de değerlendirecek. İddianamede, Bahar Candan ve Gülnihal Çiçek'in suç örgütü içinde önemli roller oynadığı belirtiliyor.
13 Eylül 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), İletişim Başkanlığı'nın basın ve ifade özgürlüğüne müdahale eden yetkilerini iptal eden kararını açıkladıktan sonra web sitesine erişim sağlanamadı. AYM, bu durumu internet trafiğindeki yoğunluğa bağladı. Karar, Resmi Gazete'de de yayımlandı. İptal edilen yetkiler, İletişim Başkanlığı'na stratejik iletişim ve kriz yönetimi ile manipülasyon ve dezenformasyona karşı faaliyetlerde bulunma görevlerini içeriyordu.
2 Ağustos 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a Merkez Bankası (MB) başkanını istediği zaman değiştirme yetkisi veren kanun hükmünde kararnamenin (KHK) ilgili maddesini iptal etti. AYM, Merkez Bankası Kanunu'nun 25'inci maddesinin 1'inci fıkrasını yürürlükten kaldıran 703 sayılı KHK'nın 151(h) maddesini anayasaya aykırı buldu. Bu karar, MB başkanının beş yıllık bir dönem için atanmasını ve görev süresi dolmadan görevden alınamamasını güvence altına alıyor. Karar, MB'nin bağımsızlığını koruma amacı taşıyor.
4 Haziran 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), 2018 tarihli 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’deki (KHK) TRT genel müdürüne en yüksek devlet memuru aylık ve sözleşme ücreti ödenmesine ilişkin düzenlemeyi iptal etti. AYM, bu düzenlemenin Anayasa’daki mülkiyet hakkına ilişkin olduğunu ve KHK ile yapılamayacağını belirtti. Ayrıca, cumhurbaşkanınca atanan İdari İşler Başkanlığı personeli için yaş haddini 65 olarak belirleyen düzenleme de iptal edildi. Karar dokuz ay sonra yürürlüğe girecek.
4 Haziran 2024

Anayasa Mahkemesi, boşanma davası reddedilen çiftlerin karar kesinleştikten sonra üç yıl beklemelerini zorunlu kılan kuralı iptal etti. Ankara 18'inci Aile Mahkemesi'nin başvurusu üzerine, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ilgili maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal kararı verildi. Mahkeme, bu kuralın adil olmadığını, evlilik dışı ilişkilere yol açtığını ve kişisel haklar ile devletin aileyi koruma yükümlülüğünü ihlal ettiğini savundu. İptal kararı dokuz ay sonra yürürlüğe girecek.
19 Nisan 2024

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Adnan Oktar örgütü ile ilişkileri nedeniyle bazı savcı ve hakimlerin yargılanacağını açıkladı. Eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu ve diğer bazı yargı mensupları, örgütün çıkarları için görevlerini kötüye kullanmakla suçlanıyor. Bu dava, Oktar örgütünün yargıdaki ayaklarına yönelik ilk dava olma özelliğini taşıyor. Soruşturma kapsamında yargı mensuplarının mal varlıkları ve telefon kayıtları incelendi.
22 Ağustos 2024

Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi, Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü davasında verilen cezaları onadı. Bu karar ile birlikte Adnan Oktar'a verilen 8 bin 658 yıl hapis cezası ve örgüt üyelerine verilen diğer hükümler kesinleşmiş oldu. Bu dava, Türkiye'de uzun süredir gündemde olan ve kamuoyunun yakından takip ettiği bir süreçti.
10 Temmuz 2024

Türkiye'de hazırlanan 9'uncu Yargı Paketi taslağı, 38 maddeden oluşuyor ve Türk Ceza Kanunu'na 'etki ajanlığı' ile ilgili yeni bir madde eklenmesi öneriliyor. Bu düzenleme, yabancı devlet veya organizasyonlar adına Türkiye'de faaliyet gösteren kişilere yönelik hapis cezası öngörüyor. Etki ajanlığı suçu işleyenler üç ila yedi yıl arasında hapis cezasına çarptırılabilirken, savaş zamanı veya stratejik kurumlarda çalışanlar için cezalar daha ağır olacak.
10 Mayıs 2024

Türkiye'de kabul edilen yeni yasa, antidemokratik uygulamaları daha da ağırlaştırarak iktidar muhaliflerine yönelik baskıyı artırıyor. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği maddeleri içeren ve Anayasa ihlalleri barındıran bu düzenleme, özellikle terör örgütleriyle ilişkilendirilen kişilere yönelik keyfi ve çifte cezalandırmayı kolaylaştırıyor. Ayrıca, Türkiye'deki baskı rejimlerinin simgesi haline gelen 'Fişleme' düzenlemesinin kapsamı genişletilerek, muhalefet, inanç ve etnik köken nedeniyle cezalandırmanın aracı haline getiriliyor.
17 Mart 2024

Kadınlar, kendi seçtikleri soyadını kullanmak ve çocuklarına da kendi soyadını verebilmek için uzun yıllardır mücadele ediyor. Anayasa Mahkemesi (AYM), Anayasa’nın 10. ve 41. maddelerine aykırı olan evli kadına kocasının soyadını kullanma zorunluluğu getiren maddeyi iptal etti. Bu iptal kararına rağmen, aynı hükmün tekrar Meclis’e getirilmesi kadın hakları savunucuları tarafından eleştiriliyor. Selin Nakıpoğlu, soyadının kişiliğin bir parçası olduğunu ve bunun temel bir hak olduğunu vurguluyor.
6 Temmuz 2024

Mustafa Karaalioğlu, Türk Ceza Kanunu'na eklenmesi önerilen yeni bir maddenin ifade özgürlüğünü daha da kısıtlayabileceğini ele alıyor. Bu madde, devletin iç veya dış siyasal yararlarına karşı faaliyet gösterenleri 'etki ajanlığı' suçu kapsamında cezalandırmayı öngörüyor. Madde, belirsiz suç tanımlarıyla medyayı ve eleştirel sesleri hedef alabilecek şekilde tasarlanmış. Karaalioğlu, ifade özgürlüğünü kısıtlayan mevcut maddelerin kaldırılması gerektiğini savunurken, bu yeni düzenlemenin tersine bir adım olduğunu vurguluyor.
13 Mayıs 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 9’uncu Yargı Paketi'nde yer alan etki ajanlığı düzenlemesi hakkında kamuoyunda yanlış bir algı oluşturulduğunu belirtti. Tunç, düzenlemenin Türkiye aleyhine çalışanların cezalandırılmasına yönelik olduğunu ve habercilerin cezalandırılacağı yönündeki algının doğru olmadığını vurguladı. Düzenlemeye göre, yabancı devlet veya organizasyonların çıkarları doğrultusunda çalışan Türk vatandaşları ve Türkiye'de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapanlar hapis cezası alacak.
26 Haziran 2024

10 Ekim Ankara Katliamı'nda hayatını kaybeden ve yaralananların yakınlarının Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı bireysel başvurular, mahkeme tarafından reddedildi. Mahkeme, başvuruların usul eksiklikleri nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verdi. Katliamı önleme yükümlülüğü bulunan kamu görevlileri hakkında ise herhangi bir işlem yapılmadı. Karar, mağdurların ve avukatlarının tepkisine yol açtı.
30 Mayıs 2024
İşaretlediklerim