ABD'de, İran'a yönelik yaptırımları delmekle suçlanan Halkbank'ın temyiz başvurusunun ilk duruşması Yüksek Mahkeme'de gerçekleşti. Banka, altı ayrı suçlamayla karşı karşıya olup, bu suçlamaları reddediyor. Halkbank, ABD'de yargılanamayacağını savunarak, Yabancı Devletler Dokunulmazlığı Yasası'na (FSIA) dayanıyor. Alt mahkeme Halkbank'ın savunmasını reddetmişti ve banka bu karara itiraz ederek Yüksek Mahkemeye taşıdı. Duruşmada, bankanın avukatı Lisa Blatt, itirazın reddedilmesinin uluslararası ilişkiler ve diplomasi açısından sonuçları olacağını belirtti. Yüksek Mahkeme'nin kararı ne zaman vereceği belirsiz, ancak bazı hukukçular birkaç ay içinde kararın açıklanabileceğini düşünüyor.
17 Ocak 2023

ABD Anayasa Mahkemesi, İran'a yönelik yaptırımları delmekle suçlanan Halkbank'ın temyiz başvurusunu görüştü. Halkbank, 1976'dan beri yürürlükte olan Yabancı Devletler Dokunulmazlığı Yasası'na dayanarak ABD'de yargılanamayacağını savunuyor. Alt mahkeme bu savunmayı reddetmişti. Duruşmada Halkbank'ın yargılanıp yargılanmayacağına dair bir karar çıkmadı. NTV muhabiri Hüseyin Günay, yargıçların duruşmada çok hazırlıklı olduklarını ve sürecin nasıl ilerleyeceğine dair bilgi verdi.
18 Ocak 2023

ABD Yüksek Mahkemesi, alt mahkemenin Türkiye'nin kamu bankası Halkbank'ı İran yaptırımlarını delmekle suçlayarak yargılanması gerektiğine dair kararını gözden geçirmeye karar verdi. Halkbank, 1976'da yürürlüğe giren Yabancı Devletler Dokunulmazlığı Yasası'na dayanarak ABD'de ceza mahkemesinde yargılanamayacağını savunmuş, ancak bu savunma alt mahkeme tarafından reddedilmişti. Yüksek Mahkeme, yargılama kararını alt mahkemenin insiyatifine bırakarak, 'Halkbank yargılanmalı' talebini net bir şekilde desteklemedi.
19 Nisan 2023

ABD'de, İran yaptırımlarını ihlal ettiği iddiasıyla Halkbank'a karşı açılan tazminat davası, istinaf mahkemesi tarafından düşürüldü. Müştekiler, bankanın yaptırım ihlalleri nedeniyle İran'dan alacaklarını tahsil edemediklerini iddia ederek dava açmışlardı. Halkbank, davanın düşürüldüğünü Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) duyurdu. Halkbank'a yönelik ABD'deki 'İran yaptırımlarını delme' suçlamasıyla ilgili ceza davası ise devam etmektedir.
3 Mayıs 2023

ABD'de İran'a yönelik yaptırımları delmekle suçlanan Halkbank, Yabancı Devletler Dokunulmazlığı Yasası'na dayanarak ABD mahkemelerinde yargılanamayacağını savunmuştu. Bölge mahkemesi bu savunmayı reddederek yargılamanın devam etmesine karar vermiş, Halkbank ise kararı ABD Yüksek Mahkemesi'ne taşımıştı. Yüksek Mahkeme, Halkbank'ın yargılanamayacağına dair argümanı reddetse de, İkinci İstinaf Mahkemesi'nin kararını iptal ederek dosyayı teamül hukuku açısından yeniden değerlendirilmesi için iade etti. Halkbank, alt mahkemenin olası aleyhte bir kararına karşı Yüksek Mahkemeye başvuru hakkını saklı tuttuğunu ve jürili duruşmanın durdurulmasının devam edeceğini belirtti.
20 Nisan 2023

Kenya'da, hukuk eğitimi almadan 26 dava kazanan bir kişinin, gerçek bir avukatın kimliğini çalarak davalara girdiği belirlendi. Sahte avukat 'Brian Mwenda Ntwiga', kazandığı davaların basit olmadığı, sulh, temyiz ve hatta yüksek mahkemede görülen davaları da kazandığı belirtildi. Durum, Kenya medyasında geniş yankı buldu ve halkı hem öfkelendirdi hem de eğlendirdi. Sahte avukata, Kenya Hukuk Derneği ve Kamu Savcılığı Müdürü tarafından kınama gelmesine rağmen, çok sayıda övgü ve destek de geldi.
22 Ekim 2023

ABD'de 44 yıl boyunca haksız yere hapis yatan Ronnie Wallace Long, Concord Şehir Meclisi ile 25 milyon dolarlık tazminat konusunda anlaşmaya vardı. Anlaşma, şehrin Long'tan resmi olarak özür dilemesini de içeriyor. Concord Şehir Meclisi, geçmişteki hatalar ve kasıtlı suiistimaller için sorumluluk kabul ettiğini ve geçmişteki yanlışları düzeltmek için her şeyi yaptığını belirtti. Long, 1976'da bir kadına tecavüz etmekle suçlanmış ve tamamı beyazlardan oluşan bir jüri tarafından hırsızlık ve tecavüz suçlarından mahkum edilmişti, ancak 2020'de mahkumiyeti iptal edilerek serbest bırakıldı.
10 Ocak 2024

ABD Temyiz Mahkemesi, Halkbank'ın İran'a yönelik ekonomik yaptırımları delmekle suçlandığı davada dokunulmazlık talebini reddetti. Mahkeme, ticari faaliyetlerle ilgili suç iddialarında devlet şirketlerinin mutlak dokunulmazlığı olmadığına karar verdi. Halkbank, 2019'dan bu yana süren davada suçlamaları kabul etmeyip, Yabancı Devlet Dokunulmazlık Yasası kapsamında davanın düşmesini talep etmişti. Ancak bu talep, ABD Yüksek Mahkemesi tarafından da reddedilmişti.
22 Ekim 2024

Halkbank, İran'a uygulanan ekonomik yaptırımları delme suçlamasıyla ABD'de yargılanıyor. Banka, 'Yabancı Devlet Dokunulmazlık Yasası' (FSIA) kapsamında yargı bağışıklığı talebiyle temyize başvurdu. İkinci Bölge Temyiz Mahkemesi'nde yapılan duruşmada, Başsavcılık Halkbank'ın yargı bağışıklığı talebini reddetti. Mahkeme heyeti, kararın ileri bir tarihte açıklanacağını duyurdu. ABD Yüksek Mahkemesi daha önce FSIA'nın ceza hukuku davalarına uygulanamayacağına hükmetmiş, ancak İkinci Bölge Temyiz Mahkemesi'nden Halkbank'ın itirazını teamül hukukuna göre yeniden değerlendirmesini istemişti.
29 Şubat 2024

Toronto-Dominion Bank (TD Bank), ABD'de kara para aklamayı önlemeye yönelik yasaları ihlal ettiğini kabul etti ve toplamda 3 milyar dolar ceza ödemeyi kabul etti. ABD Adalet Bakanı Merrick Garland, TD Bank'ın Banka Gizliliği Yasası'nı ihlal ettiğini ve kara para aklama dahil birden fazla suçtan suçlu bulunduğunu açıkladı. ABD Hazine Bakanlığı ve FinCEN, TD Bank'a rekor düzeyde cezalar keserken, bankanın risk yönetimi eksikliklerini düzeltmesi talep edildi. TD Bank CEO'su Bharat Masrani, bankanın hatalarının sorumluluğunu üstlendiklerini ve gerekli iyileştirmeleri yapacaklarını belirtti.
10 Ekim 2024

ABK hakkında kara para aklama iddianamesinde Ozan Can Yıldız, Fatih Akgül ve Selim Aytaç hakkında kredi dolandırıcılığı suçundan soruşturma açılması isteniyor. Savcı, kredi dolandırıcılığı suçlaması hakkında dosyayı örgütün öncül suçlarının soruşturulduğu savcılığa gönderdi. Şirket sahipleri, kredi dolandırıcılığı yapmadıklarını ve yüksek kredi limitlerine sahip olduklarını savundu. Ancak MASAK, Halkbank’ın kredi dosyasında şirket değerleme raporunun olmadığını tespit etti.
26 Haziran 2024

ABD Adalet Bakanlığı, İranlı bir yetkilinin eski ABD Başkanı Donald Trump'a suikast düzenlemek için kiralık katil planladığı iddiasıyla ilgili üç kişi hakkında suç duyurusunda bulundu. Suikast planı, ABD'de hırsızlıktan hapis yatmış ve daha sonra İran'a sınır dışı edilmiş Farhad Shakeri'nin ifadeleriyle ortaya çıktı. Shakeri, İran Devrim Muhafızları Ordusu'na mensup bir yetkilinin kendisiyle irtibata geçerek Trump'ı öldürmesi için bir plan hazırlamasını istediğini iddia etti. ABD'de yaşayan Carlisle Rivera ve Jonathon Loadholt'un da bu planla bağlantılı olarak gözaltına alındığı bildirildi.
9 Kasım 2024

ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından her yıl hazırlanan ve Türkiye'nin de dahil olduğu İnsan Hakları Raporu, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı, ifade özgürlüğü, yargı atamaları, siyasi baskılar ve insan hakları ihlalleri gibi konuları ele aldı. Raporda, Türkiye'de yargının yürütme organının etkisi altında olduğu, siyasi baskılar ve keyfi uygulamaların sürdüğü belirtildi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise raporu, asılsız iddialar ve ön yargılı yorumlar içerdiği gerekçesiyle reddetti ve ABD'yi çifte standart uygulamakla suçladı.
25 Nisan 2024

ABD'de 20'li yaşlardaki Anton ve James Peraire-Bueno kardeşler, 12 saniye içinde 25 milyon dolar değerinde Ethereum çalmakla suçlanıyor. MIT'de matematik ve bilgisayar mühendisliği okuyan kardeşler, elektronik dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamalarıyla tutuklandı. Savcılar, bu tür bir dolandırıcılığın ilk kez bir suç davasının konusu olduğunu belirtiyor. Bu olay, blok zincir sisteminin güvenilirliği hakkında soru işaretleri doğurdu.
16 Mayıs 2024

Donald Trump, New York Güney Bölgesi Federal Başsavcısı Damian Williams'ın yerine Jay Clayton'ı atamak istediğini açıkladı. Bu bölge, Türkiye ile ilgili Rıza Sarraf ve Halkbank davaları gibi önemli soruşturmaları yürütüyor. Jay Clayton, daha önce Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) başkanlığı yapmış, ancak savcılık geçmişi olmayan bir isim. Trump'ın bu atama kararı, Türkiye ile ilgili davaların seyrini etkileyebilir.
23 Kasım 2024

1989'da anne ve babalarını öldüren Lyle ve Erik Menendez kardeşlerin davası, Netflix'te yayınlanan bir dizi sonrası yeniden gündeme geldi. Savcılık, kardeşlerin ömür boyu hapis cezasının yeniden değerlendirilmesini ve şartlı tahliye edilmelerini talep etti. Kardeşler, cinayetleri babalarının istismarına maruz kaldıkları için işlediklerini savunmuştu. Dava, ABD'nin en bilinen davalarından biri olarak dikkat çekiyor.
25 Ekim 2024

Fransız çimento şirketi Lafarge ve dört eski yöneticisi, Suriye'deki faaliyetlerinde IŞİD ve Nusra Cephesi'ni finanse ettikleri gerekçesiyle yargılanacak. Soruşturma, Lafarge'ın Suriye'deki çatışmalar sırasında terör örgütlerine 5,92 milyon dolar ödediğini ortaya koydu. Şirket, 2022'de ABD'de suçunu kabul ederek 777,78 milyon dolar ceza ödemeyi kabul etmişti. Fransa'da da insanlığa karşı suça ortak olduğu iddiasıyla yargılanacak.
16 Ekim 2024

2023 yılında nükleer silahlanma harcamaları yüzde 13 artarak 10,7 milyar dolar arttı ve toplamda 100 milyar dolara yaklaştı. Bu artış, büyük ölçüde Rusya-Ukrayna çatışması ve İsrail’in Gazze saldırılarının yarattığı belirsizlik döneminde ABD’nin savunma harcamalarından kaynaklandı. Nükleer Silahların Kaldırılması için Uluslararası Kampanya (Ican) grubunun araştırmasına göre, bu harcamalar iklim değişikliğiyle mücadele ve sağlık ile eğitim hizmetlerinin iyileştirilmesi gibi alanlarda kullanılabilirdi. 2023'te en fazla harcama yapan ülkeler arasında ABD, Çin ve Rusya yer aldı.
30 Haziran 2024

ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), Philadelphia merkezli Republic First Bank'ın kapatıldığını açıkladı. Bu olay, ABD'de 2024 yılının ilk banka iflası olarak kaydedildi. FDIC, mevduat sahiplerini korumak amacıyla, Republic First Bank'ın varlıklarının ve mevduatlarının büyük bir kısmının Fulton Bank tarafından satın alınmasını sağladı. Republic First Bank'ın 32 şubesi, Fulton Bank şubeleri olarak yeniden açılacak ve mevduat sahipleri artık Fulton Bank'ın müşterileri olacak.
27 Nisan 2024

ABD, 2022 yılında Frankfurt'tan kalkan bir uçuşta Yahudi oldukları belirtilen 128 yolcunun uçağa alınmaması nedeniyle Alman havayolu şirketi Lufthansa'ya 4 milyon dolar ceza verdi. Lufthansa, yolcuların kurallara uymadığını iddia ederken, Alman medyası yolcuların Yahudi oldukları için uçağa alınmadığını yazdı. Şirket, olayın ayrımcılıktan kaynaklandığı iddialarını reddetti ancak prosedür ve iletişimde hatalar yapıldığını kabul etti. Ceza, yolculara ödenen 2 milyon dolarlık tazminat dikkate alınarak yarıya indirildi.
16 Ekim 2024
İşaretlediklerim