12 Ağustos 2024 Çevre · Denizcilik · Bilim

Bilim insanları Marmara Denizi'nde ciddi oksijen azlığı tespit etti

Ortadoğu Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün yaptığı dört günlük araştırma sonucunda, Marmara Denizi'nin ilk 30 metresi hariç ciddi oksijen azlığı yaşadığı tespit edildi. Araştırmada deniz suyu sıcaklıklarının artması, kirlilik ve oksijen azlığı gibi birçok parametre incelendi. Özellikle Doğu Marmara'da nitrat seviyelerinin düşmesi ve hidrojen sülfür gazının oluşma riski, deniz ekosistemi için büyük bir tehdit oluşturuyor. Marmara Denizi'ndeki bu durumun, tarımsal girdiler ve şehirlerin arıtılmamış atık sularından kaynaklandığı belirtiliyor.

Benzer haberler

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün verilerine göre, Marmara Denizi'nin dibindeki oksijensiz tabaka giderek yüzeye doğru ilerliyor. 1980'lerde litrede 2 miligramın üstünde seyreden oksijen değerleri, bugün litrede 0,5 miligramın altına inmiş durumda. Uzmanlar, artan kirliliğin önlenememesi durumunda bir felaketin yaşanacağı konusunda uyarıyor. Kirliliğe karşı önlem alınmaması halinde müsilaj, denizanası sayısında artış ve toksik gazlar çıkaran zararlı alg patlamaları gibi olayların daha fazla yaşanacağı belirtiliyor.
26 Temmuz 2023

Marmara Denizi'nde müsilaj nedeniyle balık çeşitliliği yüzde 25 azaldı, ancak köpek balığı ve vatoz gibi türlerin sayısında yüzde 100'e yakın artış gözlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi'nin yaptığı araştırmalar, müsilajın deniz ekosistemine olan olumsuz etkilerini ortaya koydu. Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi'nin biyolojik koridor olma özelliği nedeniyle bu durumun Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi'ni de etkileyebileceğini belirtti. Müsilajın, deniz süngerlerinin toplu ölümüne ve mercanlarda yüzde 30'lara varan kayıplara neden olduğu da vurgulandı.
7 Haziran 2024

Mersin Körfezi'nde son bir aydır deniz yüzeyinde köpüklenme artışı gözlemlendi. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, bu durumun Marmara Denizi'ndeki müsilajla eşdeğer olduğunu ve kirliliğin ana kaynağının karasal girdiler olduğunu belirtti. Salihoğlu, kirliliğin deniz ekosistemlerini ciddi şekilde tehdit ettiğini ve acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı.
13 Ağustos 2024

Son 20 yılda Marmara Denizi'nde 30'a yakın yeni denizanası türü tespit edilmiş ve bu türlerin balık stokları üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirtilmiştir. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, denizanalarının ekosistemdeki rolüne değinmiş, ancak denizanalarıyla beslenen deniz canlılarının sayısında azalma olduğunu vurgulamıştır. Aşırı avcılık ve insan kaynaklı faktörlerin denizanası popülasyonunu artırdığı, bu durumun balıkların üremesini ve besin zincirindeki yerini olumsuz etkilediği ifade edilmiştir. Okyar, çözümün kolay olmadığını ve yerel yönetimlerle bakanlıkların iş birliği yapması gerektiğini belirtmiştir.
3 Nisan 2023

Zehirli bir tür olan pusula denizanası, Marmara Denizi'nde görülmeye başlandı. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, bu türün Marmara Denizi'nde yaygın hale geldiğini ve özellikle İzmit, Erdek, Bandırma, Gemlik Körfezi ile İstanbul Boğazı'nda yoğun olarak görüldüğünü belirtti. Küresel ısınma ve gemilerin balast suları, denizanalarının Türk sahillerine kadar gelmesinde önemli faktörler olarak gösteriliyor. Denizanalarının organik kirlilik göstergesi olduğu ve kirli bölgelerde daha baskın hale geldikleri de vurgulandı.
6 Temmuz 2024
Daha fazla

Haber, Marmara Denizi'nde ciddi oksijen azlığı, deniz suyu sıcaklıklarının artması, kirlilik ve hidrojen sülfür gazının oluşma riski gibi olumsuz çevresel sorunları ele alıyor. Bu durum, deniz ekosistemi için büyük bir tehdit oluşturuyor ve tarımsal girdiler ile şehirlerin arıtılmamış atık sularından kaynaklanıyor. Bu nedenle haberin doğası kötü olarak sınıflandırılabilir.

İşaretlediklerim