Ataol Behramoğlu, devlet memurları arasında farklı standartlar olup olmadığını ve bu durumun demokrasi açısından ne anlama geldiğini tartışıyor. Diyanet İşleri Başkanı ve imamlar gibi bazı devlet memurlarının ülkenin temel değerleri hakkında serbestçe konuşabildiğini, ancak diğer devlet memurlarının suskun kalmaya zorlandığını belirtiyor. Ayrıca, Çetin Doğan ve arkadaşlarının yaşadıklarını intikam hırsı olarak nitelendiriyor ve Cumhurbaşkanının cezaları hafifletme yetkisinin adil kullanımını sorguluyor.