Gezi Parkı eylemleriyle ilgili davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan insan hakları aktivisti ve iş insanı Osman Kavala, iktidarın değişmesi halinde yargı ikliminin de kısa sürede değişeceğini ifade etti. Kavala, kendi davasını ve benzer durumdaki diğer davaları 'gösteri davası' olarak nitelendirdi ve yargı sürecinde hukuk ilkelerinin çiğnendiğini, bağımsız yargıçların etkisinin sınırlı kaldığını dile getirdi. Ayrıca, seçim sonrası iktidar değişikliğiyle hukuk sistemindeki bozulmaların düzeleceğini ve Gezi davası kararlarının yeniden görüleceğini öngördü.
25 Nisan 2023

Türkiye'de geride bırakılan seçim sürecinin ardından muhalefet kanadında siyasal bir muhasebe ve değişim talebi başladı. Makalede, siyasal muhalefetin toplumsal muhalefeti pasifize ederek sadece Meclis ve seçimlere odaklandığı, bu durumun Türkiye demokrasisi için sorunlar yarattığı belirtiliyor. Ayrıca, CHP'nin sağa kayışının AKP iktidarının rejim inşasını pekiştirdiği ve sokak siyaseti ile toplumsal demokratik mücadelenin ihmal edildiği ifade ediliyor. Yeni CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in değişim söylemlerinin yeterli olup olmayacağı sorgulanıyor ve sol, sosyal demokrat bir siyasetin nasıl inşa edileceği üzerine tartışma çağrısı yapılıyor.
6 Kasım 2023

Adil dönüşüm kavramı, fosil yakıtların iklim değişikliğine etkileri ve işçi hakları bağlamında ele alındı. 1990'larda başlayan bu kavram, kömür gibi fosil yakıtların yerini yenilenebilir enerji kaynaklarına bırakmasıyla önem kazandı. Türkiye'de adil dönüşüm planlarının hazırlanmaması durumunda, karbon yoğun sektörlerde çalışan işçilerin işsizlik ve zorunlu göç gibi sorunlarla karşılaşabileceği belirtildi. Yazıda, planlı ve adil bir dönüşümle, işçi haklarının korunabileceği ve çevreye uyumlu işler yaratılabileceği ifade edildi.
3 Mayıs 2024

HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter hesabından Türkiye'de bir değişim sürecinin başladığını belirtti ve başarıya olan kararlılığını 'Ya başaracağız ya başaracağız' sözleriyle ifade etti. Makro ve mikro siyaset kavramları üzerinden Türkiye'deki ve uluslararası siyasetin yapısını eleştiren Demirtaş, seçimlerin bu siyasi oyunları temizleyen bir mekanizma olarak işlediğini ve kendisi gibi siyasetçilerin halkın öz gücüne dayanarak ayakta kaldığını vurguladı. Ayrıca, seçimlerin bölgesel ve küresel güç dengelerini etkileyecek önemli bir temizlik süreci olduğunu ve bu süreçte halkın saf iradesinin önemli bir güç olduğunu belirtti.
31 Ocak 2023

Yazıda, Türkiye genel seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yerel seçimlerde Özgür Özel'in öne çıktığı belirtiliyor. Seçmenlerin, bu iki liderden Türkiye'nin sorunlarını işbirliği içinde çözmelerini beklediği ifade ediliyor. Erdoğan'ın yeni anayasa yapımını önceliklendirdiği, Özel'in ise bu konuda itirazının olmadığı aktarılıyor. Ayrıca, Özel'in güven artırıcı adımlar olarak Gezi olaylarından dolayı hapis yatanların durumu ve 28 Şubat generallerinin affedilmesi konularını gündeme getirmesi bekleniyor.
26 Nisan 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'deki mülteci sorununun ve hukuki sorunların ekonomik istikrarı engellediğini belirtti. Toplumun büyük bir kısmı mültecilerin geri dönmesini ve yeni mülteci girişinin yasaklanmasını istiyor. Ayrıca, Türkiye'nin hukukun üstünlüğü ve insan hakları konularında düşük sıralamalarda yer aldığına dikkat çekildi. Korkmaz, demokratik ve hukuki altyapı düzeltilmeden yatırım ve güven ortamının sağlanamayacağını vurguladı.
26 Mayıs 2024

Murat Sabuncu, Türkiye'de devletin bireylerle olan ilişkisini, geçmişten günümüze devlet yapılarının nasıl değiştiğini ve siyasi iktidarların bu yapılar üzerindeki etkilerini tartışıyor. Devletin şeffaflaşması, denge ve denetleme mekanizmalarının yeniden kurulması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, CHP'nin yeni siyasi stratejileri ve demokratik zeminin güçlendirilmesi çabaları üzerinde duruyor. Yazı, devlet ve birey arasındaki ilişkinin yeniden tanımlanması gerekliliğine odaklanıyor.
10 Mayıs 2024

Ali Bayramoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni iktidar dönemindeki esas hedefinin, hukuk devletinin kalan parçalarını ve sistem içindeki direnç noktalarını zayıflatmak olduğunu belirtiyor. Erdoğan'ın siyasi iktidarın gücünün sınırsız olması gerektiğine inandığı ve bu nedenle hukuk devleti kurallarını, özellikle Anayasa Mahkemesini, ilk hedef olarak gördüğü ifade ediliyor. Yazıda, Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırma, siyasal iddialarla işlevsizleştirme ve diğer kurumların meydan okumasını sağlama gibi yöntemlerin uygulanmaya başlandığı belirtiliyor.
2 Mart 2024

Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, Türk Demokrasi Vakfı'nın düzenlediği toplantıda Türkiye'deki yargı sistemini eleştirdi. Selçuk, Türkiye'de verilen yargı kararlarının yüzde 99'unun geçersiz olduğunu ve mahkemelerin bağımsızlığının olmadığını belirtti. Ayrıca, yedek yargıç kurulunun işlevsiz olduğunu ve kendisinin bile hak arama özgürlüğünü kullanamadığını ifade etti.
31 Mayıs 2024

HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş, DW Türkçe'ye verdiği röportajda, eşi serbest olsaydı Türkiye'nin daha iyi bir durumda olabileceğini ifade etti. 2017 referandumunun geçmemiş olabileceğini ve 'tek adam' sisteminden kaynaklanan sorunların bu kadar büyük olmayacağını belirtti. Ayrıca, önümüzdeki seçimlerde iktidar değişikliği beklediğini ve bu durumda eşi ve diğer tutukluların serbest kalabileceğini düşündüğünü söyledi. Türkiye'nin geleceği konusunda umutlu olduğunu ve çok dilli, çok kültürlü bir toplumda eşit ve barış içinde yaşanabileceğine inandığını dile getirdi.
15 Nisan 2023

HDP, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş için hak ihlali kararı verdiğini ve Türkiye'nin bu karara uymaması halinde eylül ayında yaptırımlarla karşılaşabileceğini açıkladı. İki siyasetçi, Kasım 2016'da tutuklanmış ve cezaevi görüşmelerinin kaydedilmesine itiraz etmişlerdi. İç hukukta sonuç alamayınca AİHM'ye başvurmuş ve mahkeme Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğine hükmetmişti.
8 Haziran 2023

Yazı, İstanbul yerel seçimlerinin Türkiye'deki demokratik ve laik cumhuriyetin geleceği açısından önemine vurgu yaparak, seçmenin heyecansızlığı, ilgisizliği ve potansiyel sandığa gitmeme durumunu ele alıyor. Ayrıca, YRP'nin AKP'den oy alması, Erdoğan'ın rahat görünümü, İmamoğlu'nun siyasi pozisyonu ve muhalefetin durumu gibi konulara değinilerek, seçimlerin sadece yerel bir olay olmadığı, daha geniş siyasi ve toplumsal sonuçları olduğu belirtiliyor. Devlet ve hükümet arasındaki ayrımın gerçekçi olup olmadığı, kamu kaynaklarının kullanımı ve seçim güvenliği gibi konular da tartışma konusu yapılmış.
25 Mart 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, göreve gelir gelmez aile hukukunu sil baştan ele alacaklarını belirtti. Kadın hakları savunucuları, Medeni Kanun'da yapılacak değişikliklerin kadın örgütleriyle istişare edilmeden gerçekleştirilmesinden endişe duyuyor. Özellikle kadınların evlendikten sonra sadece bekarlık soyadlarını kullanma hakkının engellenmesi, Anayasa Mahkemesi kararına rağmen iktidarın bu kararı yok sayması eleştiriliyor. Bu durum, ülkenin insan haklarına saygılı, demokratik bir hukuk devleti olup olmayacağına karar verme meselesi olarak görülüyor.
14 Temmuz 2024

Rahmi Turan, yeni bir anayasa yapmanın, mevcut anayasanın uygulanmaması durumunda faydasız olacağını belirtiyor. Yazısında, işçi hakları, emekli ve asgari ücretli maaşları, kamu israfı, tarım destekleri gibi konulara değinerek, bu sorunların çözülmesinin önemine vurgu yapıyor. Ayrıca, adalet, hukuk ve demokrasi eksikliklerine dikkat çekerek, ayrılık ve gerginlik yaratan politikaların terk edilmesi gerektiğini savunuyor.
4 Mayıs 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AKP Karabük il başkanlığında yaptığı açıklamada, hukukun üstünlüğü noktasındaki standartların yüksekliğinden hiç kimsenin vazgeçmeyeceğini belirtti. Tunç, milletin artık özgürlüğe alıştığını ve temel hak ve özgürlüklerin önüne engel koymak isteyenlerin karşısında milleti bulacağını ifade etti. Ayrıca, hedeflerinin anayasayı daha demokratik hale getirmek olduğunu söyledi.
30 Eylül 2023

İbrahim Kaboğlu, 2007-2017 yılları arasında Türkiye'de yapılan anayasal değişikliklerin kişisel iktidar arayışıyla motive edildiğini ve bu süreçte demokratik standartların azaldığını belirtti. Anayasa'da yazılı olmayan fiili durumlar ve uygulamaların arttığını, yasama, yürütme ve yargı arasındaki ayrımın sadece biçimsel kaldığını ifade etti. Kaboğlu, bu değişikliklerin siyasal krizleri ve toplumsal bunalımları derinleştirdiğini ve Türkiye'nin anayasacılık yörüngesinden sapmasına neden olduğunu vurguladı.
2 Mayıs 2024

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Temsilcisi Komiseri Dunja Mijatovic, Türkiye'de insan hakları durumunun kötüleştiğini belirterek, insan hakları savunucuları, gazeteciler, sivil toplum örgütleri ve hukukçulara yönelik baskılara son verilmesi çağrısında bulundu. Türkiye'de ifade ve toplanma özgürlüğüne yönelik baskıların arttığı, 120'den fazla kişinin 'terör örgütü üyeliği' suçlamasıyla gözaltına alındığı ve özellikle azınlık grupları, LGBTİ+ bireyler ve göçmenlere karşı nefret söyleminin alarm verici seviyelere ulaştığı belirtildi. Avrupa Konseyi, Türk yetkililerden ilke ve standartlara saygı göstermelerini talep etti.
9 Mayıs 2023

Taha Akyol, Türkiye'nin siyasi tarihinde Kemalizm'den başlayarak, 1950'lerde Demokrat Parti'nin otoriterleşmesine ve AK Parti'nin ilk on yıl sonrasındaki politik değişimlerine değinmiştir. Kemalizm'in başlangıcında aydınlar ve şehirlerin desteğini aldığını, ancak Demokrat Parti'nin zamanla otoriterleşerek bu desteği kaybettiğini belirtmiştir. AK Parti'nin de benzer bir süreçten geçerek aydınlar ve şehirlerden uzaklaştığını ve bu durumun otoriterleşme ve ekonomik krize yol açtığını ifade etmiştir. Ayrıca, Türkiye'nin şehirleşmesi ve dünyaya açılmasıyla birlikte özgürlük, hukuk ve rasyonellik talebinin arttığını vurgulamıştır.
8 Mayıs 2024

Avrupa Konseyi, Türkiye'yi iş insanı Osman Kavala ve HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) hükümlerini yerine getirmeye çağırdı. Konsey, yaptırım tehdidi yerine diyalog yoluyla bu hükümlerin yerine getirilmesini istiyor. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Kavala'nın serbest bırakılmaması halinde diğer önlemleri incelemeye devam etme kararı aldı. Ayrıca, Demirtaş'ın serbest bırakılması çağrısını da yineledi.
22 Eylül 2023

Yıldıray Oğur, Türkiye'de 2013'ten bu yana demokrasi ve hukukun durumunun kötüleştiğini belirtiyor. Kürt meselesindeki statükonun değişiminin, İstanbul seçimlerinden daha fazla demokrasiye katkı sağlayacağını ifade ediyor. Kürt siyasetçilerin siyasi ve demografik güçlerini sorunları çözmek ve iktidarla diyalog kurmak için kullanmaları gerektiğini savunuyor. Ayrıca, muhalefetin Kürtleri iktidarla mücadelede ön saflara sürmek yerine, diyalog yoluyla çözüm arayışını desteklemesi gerektiğini öne sürüyor.
23 Mart 2024
İşaretlediklerim