Nature dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, yüksek yağlı besinlerle beslenen erkek farelerin sperminde bazı RNA türlerinin seviyeleri yükseldi ve bu farelerin yavrularında glukoz intoleransı gibi metabolik sorunlar gözlendi. Epidemiyolojik analizler, kilolu erkeklerin oğullarında da benzer sorunların ortaya çıktığını gösterdi. Utah Üniversitesi'nden araştırmacı Qi Chen, sağlıklı spermler için sağlıklı beslenmenin önemini vurguladı ve sağlıksız beslenmenin hem babanın hem de çocuğunun hayatını etkilediğini belirtti.
9 Haziran 2024

Helmholtz Münih Araştırma Merkezi'nden Profesör Ali Ertürk ve ekibi, ölü bir fareyi şeffaf hale getirerek kanser tümörlerinin daha ilk aşamalarında tespit edilmesini sağlayacak bir yöntem geliştirdi. Bu teknik, şu anda sadece ölü fareler üzerinde uygulanabiliyor ve küçük tümörlerin tespitinde devrim niteliğinde bir ilerleme olarak değerlendiriliyor. Fareyi şeffaf hale getirmek için ölü hayvanın yağ ve pigmentleri kimyasal bir yöntemle ayrılıyor ve bu sayede organlar ve sinirler neredeyse görünmez hale geliyor. Araştırma Nature dergisinde yayınlandı ve Cancer Research tarafından büyük potansiyel taşıdığı yorumu yapıldı.
11 Temmuz 2023

Araştırmalar, kompulsif yemek yiyenlerin bağırsaklarında 'Proteobacteria' olarak bilinen belirli bir bakteri türünün yüksek miktarda bulunduğunu ortaya koydu. Buna karşılık, 'Actinobacteria' ve 'Blautia' bakterilerinin bu kişilerde azaldığı gözlemlendi. Çalışma, bağırsak bileşimi ile beyin gen ifadesi arasında doğrudan bir etkileşim olduğunu ve bu bulguların gıda bağımlılığı ve yeme bozukluklarının tedavisinde yeni yaklaşımlar sunabileceğini gösterdi. Araştırma, Barselona'daki Universitat Pompeu Fabra'da gerçekleştirildi ve sonuçlar Gut dergisinde yayınlandı.
27 Haziran 2024

Edinburgh Üniversitesi'nden Neil Turok ve ekibi, Annals of Physics dergisinde yayınladıkları araştırmada, zamanın geriye doğru aktığı bir 'ayna evren' olabileceğini öne sürdü. Bu teori, karanlık madde gibi açıklanması zor olguları ve evrende standart fizik kurallarına uymayan diğer özellikleri açıklayabilir. Araştırma, Büyük Patlama'nın bir ayna noktası olarak düşünülebileceğini ve öncesinde bir ayna evrenin var olabileceğini iddia ediyor. Ancak, bu teorinin matematiksel ve fiziksel olarak gerçekçi olduğunu göstermek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuluyor.
2 Kasım 2024

James Webb Uzay Teleskobu'ndan alınan verilerle yapılan araştırmada, HD 189733 b gezegeninin atmosferinde hidrojen sülfür tespit edildi. Bu gaz, gezegenin atmosferine çürük yumurta kokusu veriyor. Araştırma, Johns Hopkins Üniversitesi'nden Dr. Guangwei Fu liderliğinde gerçekleştirildi ve Nature dergisinde yayınlandı. Hidrojen sülfürün tespiti, gezegenlerin oluşumu hakkında yeni bilgiler sunabilir.
9 Temmuz 2024

Bilim insanları, Aralık 2022'de Kuzey Kutup göklerinde görülen nadir bir 'kutup yağmuru aurora' olayının gizemini çözdü. Bu aurora, genellikle çıplak gözle görülmeyen ve düşük güneş rüzgarı seviyeleri sayesinde gözlemlenebilen bir uzay havası türüdür. Araştırmacılar, bu auroranın doğrudan güneşten gelen supratermal elektronlar tarafından üretildiğini ve 28 saat boyunca gözlemlenebildiğini belirtti. Bu keşif, kutup ışıklarının kökenlerini anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
23 Haziran 2024

Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, Dünya’nın yaklaşık 466 milyon yıl önce Satürn’deki gibi bir halka sistemine sahip olmuş olabileceği keşfedildi. Araştırma, büyük bir asteroidin gelgit kuvveti nedeniyle parçalanarak gezegenin etrafında bir halka sistemi oluşturduğunu öne sürüyor. Bu halkanın güneş ışığını engelleyerek küresel soğumaya yol açmış olabileceği belirtiliyor. Çalışma, Dünya dışı olayların gezegenimizin iklimini nasıl etkileyebileceğine dair yeni bir anlayış sunuyor.
16 Eylül 2024

Nature Neuroscience dergisinde yayınlanan bir araştırma, hamileliğin annelerin beyninde dinamik ve işlevsel değişikliklere yol açtığını ortaya koydu. Araştırma, 38 yaşındaki sağlıklı bir kadının beynini iki yıl boyunca inceledi ve hamilelik sırasında beyindeki gri madde ve beyaz madde yapısında önemli değişiklikler gözlemlendi. Bu değişikliklerin, annenin beyninin anneliğe hazırlanma sürecinin bir parçası olduğu düşünülüyor. Çalışma, hamilelik sırasında hormon seviyelerindeki değişimlerin beyin anatomisini nasıl etkilediğini anlamaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
18 Eylül 2024

NASA'nın WISE teleskobundan elde edilen verilerle, Samanyolu Galaksisi'nden saatte yaklaşık 1,6 milyon kilometre hızla uzaklaşan bir nesne tespit edildi. 'CWISE J1249' adı verilen bu nesnenin oldukça yaşlı olduğu ve galaksimizdeki ilk yıldız jenerasyonlarından birine ait olduğu düşünülüyor. Bilim insanları, nesnenin neden bu kadar hızlı hareket ettiğini anlamak için element bileşimini daha yakından inceleyecekler.
16 Ağustos 2024

Stanford Üniversitesi'nde görev yapan psikolog Michal Kosinski, geliştirdiği yapay zekanın insanların yüzlerini tarayarak zekalarını, cinsel tercihlerini ve siyasi eğilimlerini büyük oranda doğru tahmin edebildiğini iddia ediyor. Ancak bu çalışma, etik sorunları da beraberinde getiriyor. Kosinski, bulgularının mahremiyet ve medeni hakların korunması açısından kritik olduğunu belirtiyor. Çalışmalarının kötü niyetli ve ayrımcı araçlara ilham verebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.
10 Ağustos 2024

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu ve Chandra X-ışını Gözlemevi verilerini inceleyen bilim insanları, büyük patlamadan 1,5 milyar yıl sonra bir galaksinin merkezinde süper kütleli bir kara delik keşfetti. LID-568 adı verilen bu kara delik, teorik limitin 40 katından fazla madde tüketiyor. Keşif, süper kütleli kara deliklerin evrenin ilk dönemlerinde nasıl oluştuğuna dair önemli ipuçları sunuyor. Ayrıca, bu kara deliğin çevresinde yüksek parlaklık ve güçlü gaz çıkışları gözlemlendi.
5 Kasım 2024

Araştırmacılar, Sibirya'nın Yakutistan bölgesinde en az 35 bin yıl önce ölmüş bir kılıç dişli kedi yavrusunun mumya kalıntılarını buldu. Bu keşif, 'Homotherium latidens' türüne ait kedinin fiziksel özelliklerini inceleme fırsatı sundu. Kalıntılar, kılıç dişli kedilerin buzul çağı koşullarına iyi adapte olduğunu ve Asya'da Geç Pleistosen döneminde de var olduklarını gösteriyor. Keşif, bu türün tarihsel yayılımını anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
18 Kasım 2024

Brighton Üniversitesi'nden Corina Ciocan'ın baş yazarlığını yaptığı bir araştırma, Britanya'nın güneyindeki Chichester açıklarından toplanan istiridye ve midyelerde yüksek oranda fiberglas bulunduğunu ortaya koydu. İstiridyelerde kilogram başına 11 bin 220, midyelerde ise kilogram başına 2 bin 740 cam parçacığı tespit edildi. Fiberglasın deniz canlılarının sindirim sistemini etkileyebileceği, iltihaplanmaya ve üreme sağlığının azalmasına yol açabileceği belirtildi. Bu durum, okyanus kirliliği ve mikroplastik artışının ekosistem ve insan sağlığı üzerindeki etkilerini gözler önüne seriyor.
10 Temmuz 2024

İskoçya, Danimarka ve ABD'den bilim insanları tarafından yürütülen bir araştırmada, şişe burunlu yunus dişilerinin yavrularıyla iletişim kurarken ıslıklarının tonunu ve aralığını artırarak 'bebek dili' kullandıkları belirlendi. Florida'daki Sarasota Koyu'nda 19 yunus üzerinde yapılan çalışmada, anne yunusların yavrularına özgü tonlarda ıslık çaldıkları gözlemlendi. Araştırmanın sonuçları Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayımlandı.
7 Temmuz 2023

University College London'da yapılan bir araştırma, virüslerin insanlardan hayvanlara bulaşma oranının, hayvanlardan insanlara bulaşma oranından daha yüksek olduğunu gösterdi. Araştırmacılar, yaklaşık 12 milyon sekans içeren küresel bir veri tabanını kullanarak, virüslerin türler arası hareketini inceledi ve vakaların yüzde 64'ünde insanların hayvanları enfekte ettiğini buldu. Bu bulgular, özellikle Covid-19 salgını sırasında popüler olan hayvanlardan insanlara virüs bulaşma tezini tersine çeviriyor ve insanların hayvanlara virüs yayma kapasitesinin, hayvanların insanlara virüs bulaştırma kapasitesinden daha fazla olduğunu gösteriyor.
25 Mart 2024

ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri'nin (NIH) araştırmasına göre, deterjan, parfüm ve kişisel bakım ürünlerinde bulunan bazı kimyasallar, kız çocuklarının ergenliğe daha erken girmesine neden oluyor. Bilim insanları, bu kimyasalların ergenlik sürecinde kilit rol oynayan belirli reseptörleri tetiklediğini tespit etti. Özellikle parfümlerde bulunan 'misk amberi' gibi bileşiklerin tehlikeli olabileceği belirtildi. Erken ergenliğin psikososyal sorunlar, obezite, diyabet, kardiyovasküler hastalık ve meme kanseri riskini artırabileceği vurgulandı.
11 Eylül 2024

Elon Musk'ın beyin çipi girişimi Neuralink, bağımsız bir inceleme kurulundan onay alarak ilk insan deneyi için hasta alımına başladığını duyurdu. Felçli insanlar için beyin implantının klinik deneylerde test edilmesi planlanıyor. Yaklaşık altı yıl sürecek çalışmanın detayları henüz açıklanmadı. Daha önce maymunlar üzerinde test edilen çiplerin, beyindeki sinyalleri başarıyla yorumlayarak cihazlara aktardığı belirtilmişti.
20 Eylül 2023

Bilim insanları, Mars ile Jüpiter arasındaki cüce gezegen Ceres'te yaşam barındırabilecek organik maddeler keşfetti. Ceres'in yüzeyinin altında tuzlu su okyanusları ve organik kimyasalların bulunduğu alanlar tespit edildi. Araştırma, bu organik bileşiklerin Ernutet Krateri çevresinde nispeten kısa süre önce yüzeye çıkmış olabileceğini gösterdi. İtalya Ulusal Astrofizik Enstitüsü'nden Prof. Dr. Maria Cristina De Sanctis başkanlığındaki ekip, bu bulguların Ceres'in yaşam barındırma potansiyelini artırdığını belirtti.
26 Eylül 2024

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu (JWST), evrenin en eskilerinden olduğu düşünülen üç galaksiyi inceledi ve galaksi oluşumunu ilk kez doğrudan gözlemledi. Araştırmada, galaksilerin yaydığı ışığın büyük miktardaki nötr hidrojen gazı tarafından emildiği ve bu gazın galaksileri beslediği tespit edildi. Bu gözlem, evrenin ilk yıldız sistemlerinin oluşumuna tanıklık edilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Araştırmacılar, galaksilerde genç yıldızların varlığını da belirledi ve bu gazın galaksilerin merkezine nasıl dağıldığını anlamak için çalışmalarını sürdüreceklerini açıkladı.
27 Mayıs 2024

Bilim insanları, şempanzelerin insanlar gibi sırayla konuştuğunu ve iletişim kurarken jest ve mimiklerini kullandığını keşfetti. Uganda ve Tanzanya'da beş yaban şempanze topluluğu gözlemlendi ve 250'den fazla bireyden 8 binden fazla jest kaydedildi. Bu jestlerin, şempanzelerin çatışmadan kaçınmasını ve koordine olmasını sağladığı belirtildi. Şempanzelerin bilgi alışverişi yaparken hızlı dönüşler aldığı ve bazen birbirinin iletişimini kestiği görüldü.
23 Temmuz 2024
İşaretlediklerim